Saadet Partisi Milletvekili Selim Temurci: Türkiye beşeri sermayesini geliştiremezse rekabet edemez
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci, TBMM’de bütçe görüşmeleri sırasında şunları söyledi: “Önümüzdeki dönemde beşeri sermayesini geliştiremeyenler Türkiye Sadece ucuz iş gücüyle dünyayla rekabet edemeyen bir Türkiye’nin burada da rekabet etmesi mümkün değil. Bana göre hiçbir bakanlık buraya yeniden değerleme oranının üzerinde bütçe getirmemeli. Şu anda bakanlığınızın personel giderleri 3 kat artarak 4,5 milyardan 12,7 milyara çıktı. Nasıl bu kadar arttığını bilmiyorum. “Sonuçta vatandaşa kemer sıkmasını söylediğimizde vatandaşa ‘Bunu da yapıyoruz’ demek zorundayız” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 2024 bütçe görüşmeleri sürüyor. Ticaret Bakanlığı’nın 2024 yılı bütçe tasarısı bugün kurulda görüşülüyor. Toplantılarda Saadet Parti Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Selim Temurci, şunları söyledi:
“TÜRKİYE’DE GERÇEKTEN OLAĞANÜSTÜ BİR ZENGİNLİK VAR, BU ÜLKEDE GELİRİN YÜZDE 40’I TOPLUM NÜFUSUNUN YÜZDE 1’İ TARAFINDAN ELDE EDİLİYOR”
“Bu ülkede her 10-15 yılda bir yaşanan devalüasyon nedeniyle insanlarımız birikimlerini kaybediyor. Sanki para mı topluyoruz? Öncelikle gelirin adil dağılımı konusunda kamuya büyük bir sorumluluk düşüyor. Özellikle gelir dağılımı konusunda sokakta sorun var. Şu anda bu ülkenin iki temel sorunu var. Barınma var, sağlıklı ve sağlıklı gıdaya erişim var. 11 bin 400 lira taban fiyat alan insanlar bugün taban bu ülkede ortalama fiyat haline geldi, büyükşehirlerde 20 bin liraya 3 artı 1 daire bulmak söz konusu değil. Türkiye’de gerçekten olağanüstü bir zenginleşme var. Bu ülkede gelirin yüzde 40’ı elde ediliyor nüfusun yüzde 1’i kadar.
“TİCARET BAKANLIĞIMIZIN İÇ VE DIŞ TİCARETİMİZİN GELİŞTİRİLMESİNDE AÇIĞINI KARŞILAMASINI İSTİYORUM”
Bu yıl dış ticaret açığı verilerinde bir iyileşmeden bahsettiniz. Son 5 yıla baktığımızda dış ticaret açığının 110 milyar doların altına düştüğü bir yıl yok. Dış ticaret açığını sürdürülebilir bir şekilde azaltabilir miyiz, yoksa 2-3 aylık konjonktürel sorunlarla yetinmeye devam mı edeceğiz? Yaptığım tüm hesaplamalarda 2028 yılında turizmin 100 milyar dolara ulaşacağı varsayımı 73 ila 75 milyar doları geçmiyor. İnşallah iç ve dış ticaretimizin gelişmesinde Ticaret Bakanlığımız boşluğu doldurur, orada size büyük bir yük düşüyor.
“TARIMSAL İTHALATA BAĞLI DIŞ TİCARET AÇIĞININ KAPATILMASINA TİCARET BAKANLIĞIMIZIN YARDIMCI OLMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”
Normalde ithalatın yerine geçebileceğimiz en hızlı alanlardan biri tarımdır. Tarımsal ithalattan kaynaklanan dış ticaret açığının giderilmesi konusunda Ticaret Bakanlığımızın yardımcı olması gerektiğini düşünüyorum. Tarım ölüyor. Gelir dağılımındaki bu adaletsizlik ve sektörel anlamda tarımın Gayri Safi Yurtiçi Hasıla içindeki payının azalması bizi alarma geçirmesi gereken bir durum. Anayasa gereği tarımsal esas olarak vereceğimiz rakam 91,6, rakama bakın.
“İNSAN SERMAYESİNİ GELİŞTİRMEYEN TÜRKİYE, SADECE UCUZ İŞGÜCÜYLE DÜNYA İLE REKABET EDEMEZ”
İmalat sanayindeki hedefler aslında tatmin edici hedeflerdir. Orta ve yüksek teknolojilerin gayri safi milli hasıla içindeki payını yüzde 44’e çıkaracağız. Ama imalat sanayi ihracatında yüksek teknoloji sanayinin payını 2028’de yüzde 5,5’e çıkaracağız. Yani 3,7’den 5,5’e çıkmak yüzde 48 gibi ciddi bir artış. Toplam üretime bakıldığında ise oldukça düşük. Yüksek teknolojimizi kim üretecek? İnsan sermayesine yatırım yapmamız gerekiyor. Şu anda Türkiye, aşağıda belirtilen amaçlarla yurt dışından yetişmiş insan gücü getirmesi gereken bir Türkiye’dir. Önümüzdeki dönemde beşeri sermayesini geliştiremeyen Türkiye, sadece ucuz iş gücüyle dünyayla rekabet edemeyeceği gibi burada da rekabet edemez.
“VATANDAŞLARA KEMERLERİNİ SIKMALARINI SÖYLEDİĞİMİZDE, VATANDAŞLARA ‘BİZ DE BUNU YAPIYORUZ’ DEMEMİZ GEREKİYOR”
Hiçbir bakanlığın buraya değerleme oranının üzerinde bütçe getirmemesi gerektiğini düşünüyorum. Şu anda bakanlığınızın işçilik maliyeti 3 kat artarak 4,5 milyardan 12,7 milyara çıkıyor. Nasıl bu kadar arttığını bilmiyorum. Sonuçta vatandaşlara kemerlerini sıkmalarını söylediğimizde onlara ‘Bunu da yapıyoruz’ dememiz gerekiyor.”
